Tomassi’nin Demirden Kanunu 1-2

Tomassi’nin Demirden Kanunu # 1

Çerçeve her şeydir.

İçinde bulunduğun çerçevenin kimin olduğunun her zaman farkında ol.

Çerçeveyi her zaman kontrol et ama kontrol ediyormuş izlenimi verme.

“Çerçeve” kavramı, “topluluk” haline gelen büyük maskülen uyanışın ilk başlangıçlarında bir terime ihtiyaç duyan başka kısa ömürlü bir fikirdir. Hafızam beni yanıltmıyorsa, sanırım PUA GodFatherı Mystery‘nin, aslında oldukça temel ve iyi kurulmuş bir psikolojik ilkeyi ilk fark eden kişi olduğunu hatırlıyorum. Psikolojik terimlerle ifade edersek, çerçeve genellikle bilinçaltında olan, karşılıklı olarak kabul edilen kişisel bir anlatıdır ve insanları etkileyecektir. Kişisel karar alma kapasitemiz, iyi olmak için yapılan seçimlerimiz, duygusal yatırımlarımız, dini inançlarımız ve siyasi ikna ediciliklerimiz kabul etmeye en meyilli olduğumuz psikolojik anlatı “çerçeve” tarafından etkilenir.

Çerçeve kavramı, günlük hayatımızın birçok yönünü kapsar, bazılarının acı içinde farkındayızdır, bazılarının ise farkında değilizdir ama yine de çerçeve tarafından pasif bir şekilde etkileniriz. Ancak, cinsiyetler arası ilişkiler açısından bizi ilgilendiren şey, çerçevenin, bir barda flört ettiğimiz kadın ve 20 yıldır birlikte yaşadığımız kadınla ilişki kurduğumuz “gerçeklik” ortamını nasıl belirlediği ve etkilediğidir. Çok fazla detaya girmeden önce, anlamamız gereken önemli bir gerçek var: çerçeve güç değildir. Çerçevenin kontrol edilmesi bazıları için bir güç göstergesi olabilir ama açık olalım ki çerçeve kavramı, bir kadınla ilişkinizde hangi “gerçeklik” içinde hareket etmeyi seçtiğinizi ifade eder. Hem erkeklerin hem de kadınların içselleştirdiği çerçeve kavramı, bireysel kültürel etkilenme, sosyalleşme, psikolojik koşullanma, yetişme tarzı, eğitim vb. faktörlerden etkilenir. Ancak net olunması gereken şudur: Ya kendi çerçevenizde hareket edersiniz ya da kadının çerçevesinde. Ayrıca, çerçevenin denge durumu sıklıkla değişebilir. Çerçeve akışkandır ve kendi seviyesini eksikliklere veya fazlalıklara göre bulur. Bu açık veya fazlalığı etkileyen güçlerin ne olduğu önemli değildir; önemli olan, bir çerçevenin işleyiş koşullarının bu etkiler nedeniyle değişebileceğini bilmektir.

Uzun Süreli İlişki Öncesi Çerçeve

Forum gönderileri veya blog yorumlarında sıklıkla, birçok kişinin çerçeveyi kaybettiğinden şikâyet ettiğini görüyorum  – “Çerçeveyi kaybettim, nasıl geri kazanabilirim?” Çoğu zaman birçok erkek, bir kadının başlangıçta ilgi göstergeleri (IOIs) verdiği veya onlara gerçekten ilgi duyduğu için “çerçeve”ye sahip olduklarını düşünür. Bu, çerçeve hakkında maalesef yanlış bir kavramdır – ve bunun için kısmen PUA kültürünü suçlayabilirim – çünkü çerçeve, ilgi düzeyi (IL) anlamına gelmez. Bir kadının size çekici gelmesi, onun “gerçekliğinize girmeye hazır” olduğu anlamına gelmez. Onun çerçevenize girmesi, bu çekimin bir yan ürünü olabilir ama bunu garanti etmez. Gerçekten, bugünün sosyal ortamında, bir kadının erkeğin çerçevesine aceleyle girmeye direnme eğiliminde olmasını beklerim. Bu nedenle, kadınlar bilinçaltında bir erkeğin çerçevesinin geçerliliğini doğrulamak için shit testi yapmaya evrilen bir eğilime sahiptir.

Çoğu Oyun tutarsızlığı, bir erkeğin çerçeve oluşturma yeteneğine sahip olamamasından ve bir kadının çerçevesine katılmaya karar vermesinden kaynaklanıyor. İronik olan, temel düzeyde çerçeve dengesizliklerini içgüdüsel olarak anlıyor olmamızdır. Eğer kendinizi yönlendiriliyor gibi hissediyorsanız veya seks için beklemek zorunda kalıyorsanız, kadının çerçevesinde hareket ediyorsunuz demektir. “Arkadaş-alanında”nda mısınız ya da bir “Sadece Arkadaş Olalım” reddini kabul mü ettiniz? Kadının çerçevesindesiniz. İdeal olarak, bir kadının hakiki (pazarlıksız) isteği, sizin onun için üstü-kapalı bir şekilde bu hikâyeyi oluşturmanıza bağlıdır. Ünlü erkekler, gözle görülür zenginliğe ve statüye sahip olan erkekler ve ezici toplumsal kanıtlara sahip olan erkekler, çerçeveyi kurmak konusunda çok az zorluk yaşarlar – açık bir şekilde çerçeveyi kurabilirler.

Bir kadın zaten o dünyaya girmek ister. Kendisine hiç şüphe götürmeyen, kanıtlanmış bir mal olmanın yanı sıra, ona bu kalitedeki bir Erkeğin diğer kadınlara tercih ettiği kişi olarak yüksek bir derecede kişisel onay da sunan bir erkek ile kolay bir ilişki isterler.

Ne yazık ki, sen ve ben bu idealize edilen Erkek değiliz. Ancak yine de, hipergaminin çerçeve oluşturmada nasıl bir rol oynadığını anlamak önemlidir. Bir Erkek, kadınların hipergamik doğasını kabul ederek, baştan itibaren çerçeve oluşturma konusunda daha az zorlanır. Belki bizler otomatik ve açık çerçeve kontrolü olan ünlü birer kişi değiliz ama kişisel koşullarımıza ve ilişki kurduğumuz kadınların koşullarına bağlı olarak belli bir derecede çerçeve kontrolüne sahip olabiliriz. Erkeklerin genellikle kadınları yüceltme eğilimleri, kadının çerçevesinin tek geçerli çerçeve olduğunu kabul etmelerinden kaynaklanır. Birçok ‘fişe takılı’ erkek için, sağlıklı bir ilişki kurmak için çerçeve kontrolünü uygulamak biraz zor olabilir.

Bu, toplumsal cinsiyet çerçevelerine ilişkin sosyal anlayışlarının kadınsı çerçeveye dayandığı göz önüne alındığında, çok da şaşırtıcı değildir. Popüler medya tarafından etkilenmiş olabileceğimiz veya Beta babalar tarafından sergilenen davranışları gözlemlemiş olabileceğimiz için, Batı kültüründeki çoğu erkek için feminen gerçeklik, normalleştirilmiş olan çerçevedir. Sağlıklı bir erkek çerçevesini oluşturmak için, ilk adım olarak kadının standart olarak çerçeveyi kontrol eden taraf olduğu varsayımından kurtulun. Kontrol etmiyorlar ve dürüst olmak gerekirse, kontrol etmeyi istemiyorlar da.

Uzun Süreli İlişki Sonrası Çerçeve

Çağdaş evlilikler ve uzun süreli ilişki düzenlemelerinde, genellikle kadınlar fiili olarak otorite pozisyonunda bulunuyor. Erkekler, bekârken düşünmeden yapacakları en sıradan aktiviteler için bile eşlerinden “izin” almaya çalışıyorlar. Evli olan arkadaşlarım, eşlerinin anlayışlı olması sayesinde ne kadar “şanslı” olduklarını söylüyorlar ve eşlerinin ara sıra misafir odasındaki televizyonda hokey izlemelerine “izin verdiğini” belirtiyorlar.

Bu örnekler, evliliklerine kadının kontrolünde bir çerçeveyle giren erkeklerin durumlarının sadece birkaç örneği. Onlar, eşlerinin gerçekliğinde yaşıyorlar çünkü böylesi normal görünüyor. Ancak bu erkeklerin fark etmedikleri şey, çerçevenin güç boşluğunu sevmediğidir. Bir kadın, eşleştiği erkek tarafından sağlanamayan güvenliği maskülen bir erkekte aramak ya da kendisi sağlamak zorunda kalır. Bu nedenle, batılı kültürde boynuzlanmış ve itaatkâr erkeklerin yaygın olmasıyla birlikte, kadınlar faturaları öder, para kazanır, kararlar alır, kocalarının eylemlerini onaylar ve cezalar ile ödüller verir. Kadınlar, çift olarak bağlandıkları erkekten alamadıkları güvenliği aramaktadırlar.

Herhangi bir uzun süreli ilişkinin sağlığı için, bir erkeğin kendi çerçevesini kurması çok hayatidir. Başlangıçta da belirttiğim gibi, çerçeve akışkan olacak ve koşullar çerçevenin dengesini etkileyecektir ama ilişkinizin genel temasının sizin tarafınızdan yönlendirilmesi ve şekillendirilmesi gerekmektedir. Etki sahibi, profesyonel ve entelektüel kadınlar bile hayatlarında doğru erkeğin çerçevesini oluşturmasını arzularlar. Belki bununla sert bir şekilde mücadele ederler ama sonunda en iyi sağlıklı dengeyi sağlayacak olanın bu olduğunu bilirler. Ortalama yaşta olan kadınlar arasında, geçmişteki kararları olan bekâr kalmayı ve yalnız yaşamayı seçip, kararlarını sorgulayan ve pişmanlık duyan bir grup giderek artmaktadır. Ve tüm sonraki rasyonalizasyonlarına rağmen, hala kabul etmeyi reddettikleri tek şey, “şiddetli bağımsızlıkları” nedeniyle izin vermedikleri bir erkeğin çerçevesine girmenin, şimdi hayatlarının daha sonraki dönemlerinde egolarının acilen ihtiyaç duyduğu şey olduğunu kabul etmektir. Beyler, herhangi bir tek-eşli ilişkide çerçeveyi siz belirleyeceksiniz. Ya siz kadının gerçekliğine gireceksiniz ya da o sizin gerçekliğinize girecek.

Tomassi’nin Demirden Kanunu # 2

Asla, ölüm tehlikesi altında bile, dürüst veya dürüst olmayan bir şekilde kaç kadınla birlikte olduğunuzu açıklamayın veya cinsel deneyimlerinizle ilgili herhangi bir ayrıntıyı şu anki sevgilinize anlatmayın.

“Kaç kızla birlikte oldun?!” sorusuyla ilgili olarak, Poker adlı bir okuyucum son zamanlarda bana şunu sordu:

“Bu kızla görüşüyoruz ve birkaç kez birlikte olduk… Bugün yatakta ‘Kaç kızla birlikte oldum?’ ve ‘Neden sosyal medyada onunla arkadaş olmuyorum?’ sorularını aldım.”

Kaç kızla tarzı sorular…

İşte bununla nasıl başa çıktığımı anlatıyorum – bunu doğru bir şekilde ele alıp alamadığımı öğrenmek isterim… (arsız-komik bir tavır takınıyorum)

Ben: “Bunu söylemem.”

O: “20’den fazla mı yoksa az mı?”

Ben: “Arabada bazı bilgi edinme formlarım var – bir tane doldurursan, cevabını 20 yıl sonra alırsın.”

O: “Benim kaç erkekle birlikte olduğumu bilmek istemez misin?”

Ben: “Hayır.”

Bir erkeğin yapabileceği en kötü hata, açıkça geçmiş cinsel deneyimlerini anlatmak ve/veya şu anki partnerinden önce kaç kadınla birlikte olduğuna dair (doğru ya da yanlış) bir sayı vermektir. Bu basit hareket, siz bilgiyi sunmuş olun ya da o size sıkıştırmış olsun, her zaman kendini beğenmişlik gibi algılanır ve güvensiz bir kadının tepkisiyle karşılaşabilirsiniz. Bu, acemice bir hata olup sadece bir kez yapmanız öğrenmenizi sağlar. Bir kadın sizden bu bilgiyi açıkça isteyerek sizi zor duruma düşürdüğünde, her zaman bunu ÜSTÜ-KAPALI bir şekilde yanıtlayın. Arsız & Komik tavrıyla, bu durumu iyi bir şekilde atlatabilir ve hala gizemli ve meydan okuyan bir hava taşıyabilirsiniz.

O: “Şimdiye kadar kaç kızla birlikte oldun?”

Sen: “Aslında sen benim ilkimsin.”

O: “Gerçekten mi, kaç kızla birlikte oldun?”

Sen: “Bu gece için mi soruyorsun?”

O: “Hadi, kaç kızla birlikte oldun?”

Sen: “Biliyor musun, 50’den fazlasını saymayı bıraktım” (ya da daha abartılı bir sayı).

Bir kadın bu soruyu sorduğunda, zaten şüphelendiği şeyi teyit etmek istiyordur – Ona bu tatmini yaşatmayın. Hatırlatmakta fayda var, bir kadın açık iletişime başvurduğunda (üstü-kapalı iletişim onun ana dilidir) genellikle sabrını üstü-kapalılık konusunda tüketmiş ve bu bir çaresizlik taktiği olmuştur. Bu senaryo potansiyel bir felaketle dolu olsa da, aynı zamanda onun hayal gücünü teşvik etmek ve rekabet kaygısı uyandırmak için bir fırsattır.

O: “Kaç kadınla birlikte oldun?”

Siz: “Bir fikrim var, hadi önce sevişelim, sonra da bana kaç kadınla birlikte olduğumu düşündüğünü söyleyebilirsin, tamam mı?”

Birçok “Oyun” acemisi, hayatlarında sadece 1 veya 2 kadınla birlikte oldukları için açık, dürüst ve tam bir açıklamanın ne zararı olabileceğini düşünürler. Çoğu Beta gibi, “açık iletişim iyi bir ilişkinin sırrıdır” söylemiyle büyümüşlerdir, bu yüzden doğrudan olmak onların varsayılan tepkisidir. Bu bilgiyi saklamanın veya bu konuda belirsiz olmanın, rekabet kaygısı tohumları eklemenin ve onun hayal gücünü canlandırmanın faydasını görememe eğilimindedirler. Onun sizin ilk deneyiminiz olduğunu bildiğinde, her türlü ilişkide çerçeveyi ona bırakmış olursunuz.

İkincisi, eğer o senin 9. kız arkadaşın ise, o zaman önceki 8 kız, onunla ilk kavganızda size karşı kullanacağı birer koz haline gelir. Onunla gittiğin her randevuda, “Acaba daha önce 6 ile buraya da mı gelmişti?” diye düşünür. Sanki ondan önceki tüm kızlarla onu aldatmışsınız gibi hisseder. Ayrıca, bunu belirtmekte fayda var, bu bir BPD (Borderline kişilik bozukluğu) kadınının size soracağı ilk sorudur, böylece “sizin standartlarınıza” uyum sağlayamadığı için kendini kötü hissedebilir ve sizi kendiyle birlikte duygusal bir cehennem çukuruna sürükler.